Bir seneyi geçti sen gideli... Her şey
yerli yerindeydi de şimdi mi karıştı, yokluğun giderek daha çok
koyuyor da o yüzden mi yıkıldı duvarlarım, bilmiyorum... Şimdiye
kadar çok ayrılık yaşadım; şirketlerden, şehirlerden,
insanlardan. Hiç arkama bakmadım, hiç pişman olmadım. Bilanço
çıkarmaya daha yeni başladım; keşke sen de olsaydın yanımda...
İtişip kakışmadan konuşabilmeye yeni başlamıştık; ben bu
kadar kalkanlarımı indirmişken belki sana bir şeyler sorardım.
Göze alırdım “Ben de seni akıllı bi şey sanmıştım”
demeni, belki “Haklısın, ben de kendimi öyle sanmıştım”
bile derdim...
Varlığının benim için anlamını,
ancak gideceğini hissedince idrak edebildim. Aramızdaki köprüye
baktım defalarca; o kadar derme-çatma olmasına rağmen neler
taşımış olduğunu görünce gurur duydum ikimizle. Pek de bizim
elimizden çıkmamış o köprü aslında; bize kalsa çok daha
sağlam, teknik açıdan mükemmel ve uzun ömürlü olurdu, kesin!
Bize sağlam köprü lazımdı; en ufak çatlak büyüyor çünkü
içimizde, çatlak büyüdükçe çat diye koparıp atmaya hazır
oluyoruz her an. Son yıllarında sen tamir etmeye başlamıştın
çatlakları; senin onardığın yerlere bastım ben de hep, hala da
o tahtalara basıyorum. Ben anlamadım o zamanlar neye hazırlık
yaptığını... Ne kadar güzel bir hismiş anlatamam bir kız için,
babasının yaptığı köprüde yürümek... Keşke daha önce sana
bıraksaymışım bu tamirat işlerini, başkasından medet
ummasaymışım, o zaman indirseymişim koruduğunu sandığım
dikenli kalkanlarımı...
Şimdi yalnızlığı daha derinden
hissedebiliyorum. Artık sen yoksun, geriye sadece köprümüz kaldı
diye mi acaba? Biraz da senin yüzünden yalnızlığım; kimse
sevmiyor sana benzeyen huylarımı, millete batıyorum sana
benzeyince... Ama vazgeçemiyorum o huylardan çünkü sen oluyorum o
zaman. Bu ailede sana benzeyen başka kimse yok, o yüzden seni şimdi
daha iyi anlıyorum. Böyle gidersem yalnız kalacağımı da
biliyorum ama bırakamıyorum sen olmayı... Belki de aklım başıma
gelsin artık, bakıp bakıp sana benzemeyeyim diye bıraktın
gittin. Bunları yazabildiğime göre bir şeyler değişmeye
başlamış olmalı... Bakalım, seneye Haziran'da bizim köprüde
nereye gelmiş olacağım. Şimdilik hoşçakal, yine yazarım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder