25 Haziran 2014 Çarşamba

Bizim köprü


Bir seneyi geçti sen gideli... Her şey yerli yerindeydi de şimdi mi karıştı, yokluğun giderek daha çok koyuyor da o yüzden mi yıkıldı duvarlarım, bilmiyorum... Şimdiye kadar çok ayrılık yaşadım; şirketlerden, şehirlerden, insanlardan. Hiç arkama bakmadım, hiç pişman olmadım. Bilanço çıkarmaya daha yeni başladım; keşke sen de olsaydın yanımda... İtişip kakışmadan konuşabilmeye yeni başlamıştık; ben bu kadar kalkanlarımı indirmişken belki sana bir şeyler sorardım. Göze alırdım “Ben de seni akıllı bi şey sanmıştım” demeni, belki “Haklısın, ben de kendimi öyle sanmıştım” bile derdim...

Varlığının benim için anlamını, ancak gideceğini hissedince idrak edebildim. Aramızdaki köprüye baktım defalarca; o kadar derme-çatma olmasına rağmen neler taşımış olduğunu görünce gurur duydum ikimizle. Pek de bizim elimizden çıkmamış o köprü aslında; bize kalsa çok daha sağlam, teknik açıdan mükemmel ve uzun ömürlü olurdu, kesin! Bize sağlam köprü lazımdı; en ufak çatlak büyüyor çünkü içimizde, çatlak büyüdükçe çat diye koparıp atmaya hazır oluyoruz her an. Son yıllarında sen tamir etmeye başlamıştın çatlakları; senin onardığın yerlere bastım ben de hep, hala da o tahtalara basıyorum. Ben anlamadım o zamanlar neye hazırlık yaptığını... Ne kadar güzel bir hismiş anlatamam bir kız için, babasının yaptığı köprüde yürümek... Keşke daha önce sana bıraksaymışım bu tamirat işlerini, başkasından medet ummasaymışım, o zaman indirseymişim koruduğunu sandığım dikenli kalkanlarımı...

Şimdi yalnızlığı daha derinden hissedebiliyorum. Artık sen yoksun, geriye sadece köprümüz kaldı diye mi acaba? Biraz da senin yüzünden yalnızlığım; kimse sevmiyor sana benzeyen huylarımı, millete batıyorum sana benzeyince... Ama vazgeçemiyorum o huylardan çünkü sen oluyorum o zaman. Bu ailede sana benzeyen başka kimse yok, o yüzden seni şimdi daha iyi anlıyorum. Böyle gidersem yalnız kalacağımı da biliyorum ama bırakamıyorum sen olmayı... Belki de aklım başıma gelsin artık, bakıp bakıp sana benzemeyeyim diye bıraktın gittin. Bunları yazabildiğime göre bir şeyler değişmeye başlamış olmalı... Bakalım, seneye Haziran'da bizim köprüde nereye gelmiş olacağım. Şimdilik hoşçakal, yine yazarım...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder